Kozmopolit Şehir: Londra Gezilecek Yerler

Londra’nın köklü bir geçmişinin olmasının yanı sıra İngiltere ve Birleşik Krallığın başkenti konumundadır. İsmini Romalılardan almış olan bu şehre ilk yerleşmiş olan kesimin ise Keltler olduğu bilinmektedir. “Akan Nehir” anlamını taşıyan Londonium zamanla Londra olarak kullanılmaya başlanmıştır. Yıllardır farklı kültürlerle bir arada yaşamış olan Londra gezilecek yerler arasında kozmopolit bir şehir olma özelliği ile de dikkat çekmektedir.

Londra’da Gezilecek Yerler

Londra dünya’nı dört bir yanından sürekli olarak göç almış ve bu sayede de farklı kültürleri tanıma fırsatı bulmuştur. Bu duruma örnek teşkil eden bir durum ise Londra da tüm dünya mutfakları‘ndan lezzetlere ulaşabilme imkanınız olduğudur.Yeşilliklerle çevrili olması ile doğa güzelliğini de beraberinde barındıran Londra gezilecek yerler adına sizlere de çok fazla seçeneği bir arada sunmaktadır.

London Eye

2000 yılı kutlamaları için inşa edilmiş olan London Eye 135 metrelik bir yüksekliğe sahip olmaktadır. Nehrin kıyısında yer alan dönme dolabın tasarımı ise Marks Barfield Mimarlık Ofisi‘ne ait olmaktadır. Bu eğlence dolabı da diyebileceğimiz dönme dolap bir turunu yaklaşık olarak 20 dakika da tamamlamaktadır. Ayrıca üzerinde yer alan 32 kapsül‘ün her biride Londra’nın ilçelerini temsil etmektedir. Bir turu esnasında daha önce hiç görmediğiniz manzaraları görme şansına sahip olduğunuzu unutmayınız.

Greenwich

Sakinliği daha uzaklardan okunan Greenwich’e çıkmadan önce parkta dinlenirken bir yandan da sincaplarla göz göze gelebilirsiniz. Yukarıya çıktığınızda sizi harika manzaraların beklediğini de unutmayınız. Başlangıç meridyeni‘nin bulunduğu gözlem evi olan Greenwich‘in yaz aylarında gezilmesi etrafındaki doğal güzellikleri de görmek için idealdir. Aynı zamanda girişin belirli bir ücret karşılığında gerçekleştiğini de hatırlatmış olalım.

Tower Bridge

Dünya’nın en ünlü baskül tipi köprüsü olarak anılan Tower Bridge Londra Kulesi’ne yakınlığından dolayı bu isimle biliniyor. Londra ‘da görkemli bir yapıya tanıklık edeceğiniz olan Tower Bridge aynı zamanda bir mühendislik harikasıdır. Köprü üzerinde yaya ve araçlar için ayrı yollar bulunmasının yanı sıra köprü iki katlı bir yapıyı temsil etmektedir. Cam yürüyüşü yolu da iki kule arasında yer alıp çıkmayı ihmal etmeyiniz.

Kensington Bahçeleri

Terapiye ihtiyacım var diyorsanız özellikle de yoğun iş temposu sonrası Kensington Bahçeleri adeta ruhunuzu besleyecektir. Kuğulara ve güvercinlere arkadaşlık etmek isterseniz de yanınızda ekmek bulundurmayı unutmayınız. Londra gezilecek yerler arasında bu parkı unutmamanız gerektiği kadar park içerisinde yer alan sincapları da unutmamak gerekiyor. Aniden karşınıza çıkan sincapları beslerken sizden hiç korkmadıklarına tanıklık edeceksiniz.

British Museum

Dünyaca ünlü kültürel bir tesis olan Bristish Museum dört ana bölüme ayrılmış koleksiyon’dan oluşmaktadır. Bu bölümlere göz attığınızda sizlerin ilgisini hangisi çeker bilinmez ama halk arasında en dikkat çekici kabul edileni Antik Çağ Yapıtları bölümü oluşturmaktadır.

Londra Kalesi

Her ilde genellikle rastlamış olduğumuz kale’ye Londra’da da rastlamanız mümkündür. Oldukça başaralı bir mimari yapıyı üzerinde barındıran ve Londra‘ya adım attığınızda listenizin en baş köşesinde yer vermeniz gereken bir mekan olmaktadır. Kendisinden neredeyse bir şey kaybetmemiş olan kale yıllara meydan okumayı başarmıştır. Ayrıca bahsetmiş olduğumuz gibi Tower Bridge ile aralarında oldukça kısa bir mesafe bulunması zamandan tasarruf etmenizi de sağlayacaktır.

Notting Hill

Burası bana tıpkı İstanbul Balat’ı anımsattı. Rengarenk evlerin sıra sıra dizilişi ve ikinci el eşya satışı yapan dükkanlar oldukça mütevazi görünüyor. Lonra‘dan hediyelik eşya almanız için gayet uygun olan Notting Hill aynı zamanda fiyatları ile de sizleri hayrete düşürebiliyor. Seyahat gününüz hafta sonuna denk gelirse sokak satıcılarının açmış olduğu tezgahları da inceleme fırsatı yakalayabilirsiniz. Cumartesi günleri kurulan bu antika pazarında aynı zamanda pek çok antik ürüne de rastlamış olacaksınız.

Trafalgar Meydanı

Trafalgar Meydanı belirli bir düzenlenme sürecine alınmadan önce hükümdarların atları için inşa edilmiş olan ahırlara ve eğitim alanlarına hizmet etmekteydi. Meydan’ın tam ortasına konumlanmış olan Nelson Sütunu 50 metrelik bir yüksekliğe sahip olup, yıllardır meydan da gerçekleşen protestolara ve büyük kutlamalar şahitlik etmiştir. Ziyaret etmek için bir neden daha olan Ulusal Galeri oldukça önemli bir kültürel değere sahip olmaktadır.

Harrods

Burası alışveriş tutkunlarının uğrak yeri konumunda yer almaktadır. Yalnızca alışveriş için değil Harrods‘un mimari yapısının sunmuş olduğu ihtişam sayesinde de binlerce ziyaretçiyi kendisine çektiği bilinmektedir. Fiyat bakımından biraz bütçenizi zorluyor olsa da o fiyatın hakkını verecek mağazaları görünce sizde hak vereceksiniz.

Westminster Abbey

Westminster Abbey yıllardır birçok hükümdarın taç giyme ve evlilik törenlerine tanıklık etmiştir. Yapı içerisinde Birleşik Krallık Hükümdarının ve aynı zamanda da Newton ve Darwin gibi bilim insanlarının mezarları da yer almaktadır. Londra gezilecek yerler listenizde bulundurmanızı gerektirecek bir diğer etken de günümüze kadar ulaşmış olan kraliyete ait oldukça değerli ve farklı eşyalardan oluşan koleksiyonlardır.

Sky Garden

Sky Garden ile tüm şehri ayaklarınız altında hissedeceksiniz. Mükemmel manzarası ile sizi karşılayan mekana ücret ödemede ziyaret etme şansına sahipsiniz. Hava’nın güzel olduğu zamana denk gelirseniz yukarıda yer alan balkona çıkıp Londra manzarasının keyfini çıkarabilirsiniz. Sky Garden‘ın hemen orta yerinde bulunan cafe bardan dilediğinizi alıp manzara eşliğinde kahvelerinizi de yudumlayabilirsiniz. Ayrıca canlı müzik imkanı da sunan mekana geldiğinizde kendinizi müziğin ritmine bırakıp dans etmenizde kaçınılmaz olacaktır.

Hyde Park

Londra‘ nın adeta kalbinde konumlanmış olan Hyde Park sizlere seyahatiniz esnasında tatlı bir kaçamak yapma fırsatı sunmaktadır. Daha önceleri kraliyet ailesi tarafından avlanma sahası olarak kullanılmış olan alan daha sonraları park haline getirilerek halka açık hale getirilmiştir. Park içerisinde yer alan ve pazar günleri hizmet veren Konuşmacılar Bölümü‘nde farklı konulardaki tartışmalara tanıklık edebilirsiniz. Ortasında bulunan gölet‘in etrafı ise yürüyüşleriniz ve kendinizi dinlemeniz adına sizlere iyi gelecektir.

Doğa Tarihi Müzesi

Günümüzde de hala kullanılıyor olmasından dolayı Doğa Tarihi Müzesi’nin Londra gezilecek yerler bünyesinde çok fazla unsuru da bir arada barındırmış olduğunu söylemek mümkündür. Romanesk tarzda yapılmış olan yapı 80 parçadan oluşan koleksiyonu ile 4 ana gruba ayrılmıştır. Müze içerisinde geniş kaynaklara tanıklık edecek kütüphanenin yanı sıra iç avluda yer alan Diplodocus cinsi dinazor’un heykelini de incelemeniz için fırsat tanınıyor.