Ülkemizin merkezinde Türkiye'nin kalbi , İç Anadolu'nun ortasında olan Ankara, 1920'den beri başkentimizdir. 25 adet İlçesi ile 5.503.985 kişilik nüfusa ev sahipliği yapmaktadır. Türkiye'nin en kalabalık ikinci şehri olması ile birlikte köklü bir tarihe sahiptir. 500 yıllık tarihe sahip olan şehir birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Bu kadar medeniyete ev sahipliği yapınca içerisinde binlerce tarihi iz bulunmaktadır. Hititlilerden,Perslere,Romalılardan Bizanslılara ,Selçukludan Osmanlıya kadar burada pek çok tarihe esere rastlamamız mümkündür.Sadece tarihi ile değil doğal güzellikleriyle de oldukça dikkat çekici bir şehirdir.Karasal iklimin hüküm sürmesi ile birlikte kışları soğuk ve kar yağışlı geçse de yazları sıcak ve kurak bir kenttir. Ankara keçisi,tavşanı,kedisi,balı ve armudu ile meşhur olması ile Ankara mutfağı da oldukça zengindir. Denize kıyısı olmamasına rağmen Ankara çok başka bir şehirdir.Kentin sembolü haline gelen Kuğulu parkıyla da gelen ziyaretçilerini büyülemektedir. Ankara gezilecek yerleriyle bizlere yeni yerler yeni tarihler yeni kültürler öğreten bu güzel şehir hakkında daha bilmediğimiz birçok şey var. Gelin bu yerleri birlikte keşfedelim.

 

 

Ülkemizin Cumhuriyet kurulduktan sonra başkent konumuna gelen şehri Ankara, gezilecek yerleri ile İstanbul’dan hemen sonra en önemli şehir olarak karşımıza çıkıyor. Atatürk’ün kabrinin yattığı Ankara, hem meclis binaları hemde 13 Ekim 1923 tarihinde başkent ünvanını metropol şehirden alması ile dahada önemli bir hale gelmiştir. İç Anadolu bölgesinde yer alan Ankara’nın bir çok tarihi ve turistik yapısı bulunmaktadır.

Anıtkabir (İlk güzergah)

Cumhuriyet şehri Ankara’ya gezi için yada herhangi bir sebep için gelip’de birde şurada gezeyim diyenlerin ilk güzergahı Anıtkabir olmuştur. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün nâşının yattığı Anıtkabir ziyaretinden sonra hazırladığınız Ankara gezilecek yerler listesine başlayabilirsiniz.

Ankara’da Gezilecek Tarihi Yerler

Ankara’nın uzun zaman önce neolitik çağlara kadar uzanan tarihi yerlerini bu başlık altında toplayacağız. Tarihte Ankara ilimiz ülkemizin diğer tarihi illerinden aşağı kalmayarak Eski Taş Çağına ait insanlık tarihine kadar uzanan bir serüvenle buralara kadar gelmiştir. Bazı ilçelerinde antik kentler, Polatlı ilçesinde ise bilinen insanlık tarihinin ilk çağına ait eserler ortaya çıkartılmış.

1. Mehmet Akif Ersoy Evi

Cumhuriyet döneminde yaşamış ve ülkemizin en önemli şairi olan Mehmet Akif Ersoy’un bizzat yaşadığı evinde balmumu heykelleri ile kendisinin hayat serüvenini anlatan güzel bir müze yapmışlar. Buraya geldiğinizde İstiklal Marşının oluşturucusu olan şairin hayatını ve yaşadığı olayları sanki içindeymişsiniz gibi anlayabiliyorsunuz. 1943 yılında açılan müzenin kapanış saat 16:00 olduğu için ziyaret etmek istiyorsanız erkenden gitmelisiniz.

2. Ankara Kalesi

Galyalılar’ın ilk başta Ankara’ya Milattan Önce 300 ile 400 yılları arasında Yunanistan’dan göçerek yerleştiğinde yaptığı kaledir. Galyalı halkından sonra dört yönetim daha değiştiren kale, en sonunda Türkiye Cumhuriyetinin oldu. Kale 1832 yılına kadar çok kez harap olup tekrardan restore edilmiş, işgal edildikçe insan eli gene değmiştir. Bu sebepten dolayı 3000 yıllık tarihinin izlerini duvarlarında taşımaktadır.

3. Kocatepe Cami

Çok büyük bir dini yapı olan Kocatepe Cami, Ankara’da gezerken destinasyon listesine ekleyeceğiniz yerlerdendir. İslami yapılar arasında Ankara’daki en büyük ve yapımı en uzun süren yapıdır. Aralıksız 20 yıl boyunca çalışmanın sonucunda 1987 yılında açılan Cami, ilk başta büyükşehir belediyesinin fikri olsa’da kutsal yerin yapılmasının çok uzun sürdüğü gerekçesi ile Diyanet başkanlığı görevi devralmıştır. Bugün 4 minaresi bulunan caminin ilk projesi dine aykırı derecede modern olduğu düşünüldüğü için bir aralar askıya alınmıştı.

4. İsmet İnönü Evi

Ankara’da Cumhuriyet dönemine ait yapılar görmek istiyorsanız ikinci durağınız İsmet İnönü’nün yaşadığı “Pembe Köşk” olmalıdır. 1927 tarihinde satın aldığı büyük villanın içinde sadece yaşamamış, aynı zamanda ülkede düzenlenen ilk sanatsal etkinliklere ve organizasyonlara öncülük etmiştir. Atatürk’te bir çok akşam yemeğini burada İsmet İnönü ile beraber yemiştir. Bu yüzden Atatürk’ün sıklıkla geldiği ve akşam yemeği yediği yemek masası Pembe Köşk’ün içindeki en anlam içeren yerdir.

5. Ankara Bağevi

Bir önceki dönemimiz olan Osmanlı imparatorluğundaki meşhur Bağ evlerini anlatan bir nevi müzedir. İçinde dönemin Bağ evinde ne varsa konseptine uygun şekilde yerleştirilmiş ve adeta bir tarih yaşatılmıştır. Hattat yazılarıyla süslenmiş perdeler, koyu kırmızı bir Bağ evi halısı ve 17. yüzyıla özel ev dekorasyonu ile kanepesine oturup insanın içinden yayılmak geliyor.

Ankara’da Gezilecek Müzeler

Başkent Ankara’nın tarihini içeren müzelerin tamamı Cumhuriyetin kuruluşundan sonra açılmıştır. 18. Yüzyıl’da gösterime açılan müzelerin neredeyse hepsi gene aynı dönemi temsil eden koleksiyonları içeriyor.

1. Anadolu Medeniyetleri Müzesi

Hititler dönemindeki antik eserlerden oluşan koleksiyonları’da vardır. 1921 yılında Atatürk’ün bu şehirde ve etrafında Hititlere ait çok fazla eser olduğunu düşünmesinden dolayı bu fikri ortaya atması ile çalışmalara başlandı fakat bir türlü açılamadı. Ancak 1968 yılında halka açılan müze Kurşunlu ilçesinde yer alıyor. Paleolitik dönemden bu yana gelen Osmanlı imparatorluğuna kadar koleksiyonları sırayla listelenmiş.

2. PTT Pul Müzesi

Devlet derecesinde anlaşmaların kağıtlarında, mektuplarda, önemli bilgiler içeren zarflarda kullanılan pulların koleksiyonunu yapan müzedir. 1926 yılında bazı devlet ihtiyaçlarını finanse etmesi amacıyla Atatürk tarafından kurulsa’da, 2013 yılında amacı doğrultusunda kullanılamadığı için müzeye dönüştürüldü.

3. Cumhuriyet Müzesi

2. Türkiye Büyük Millet Meclisi binası olarak 1961 tarihine kadar ülkemizin hak ve adalet yasalarının çıkarıldığı binadır. Yerini yeni yapılan binadan sonra Arap emirlikleri ile açılan bir kuruma bırakan bina, kurumun kapatılmasından sonra Kültür bakanlığınca tekrar alınmıştır. Cumhuriyet müzesi olmasının sebebi müzenin içinde Cumhuriyetin kurulmasından itibaren ilk 3 cumhurbaşkanının dönemi ile alakalı eserler bulunduğu içindir. Sadece bu üç cumhurbaşkanının eserlerinin olduğu müze, 1992 yılında açılıp tekrar 2001 yılında ziyarete kapatılmıştır. Aradan 7 yıl geçtikten sonra ziyarete tekrar açılan müze, şu anda gelen turistlere Cumhuriyet döneminden çok önemli bilgiler veriyor.

Ankara Gezilecek Diğer Yerleri

Diğer olarak nitelendirdiğimize bakmayın, asıl tur burada başlıyor.

1. Tuz Gölü

Kristal tuzlardan oluşan gölün inanılmaz bir görüntüsü var. Yüzeyinden yürüyebildiğimiz tuz gölü, kış aylarında buz tutmasıyla gri ve beyaza karışık bir görünüm elde eder. Şereflikoçhisar ilçesinde yer alan Tuz gölü, ülkemizin en önemli tuz içeren göllerinden biridir.

2. Atakule

Şehrin simgelerinden biri olan Atakule, 125 metre uzunluğuyla şehrin yakınlarından görülebiliyor. Ankara gezilecek yerler planınızı yaparken Atakule’de şehri yüksekten görürken yapmanız daha mantıklı.

3. Kuğulu Park

Metropol haline gelmeye az kalmış olan şehrin her yerinde binalar ve apartmanlar oluşmaya başladı. Nitekim Kuğulu Park bu sitelerin ortasında yer alan doğanın bende buradayım dediği bir parktır. Parkın bu kadar rağbet görmesinin sebebi’de şehir havasından ve beton görmekten sıkılan Ankara ahalisinin bir nevi soluklanmak istemesi. Yaz aylarında ağaçlarının gölgesinde bir bankına oturup serinlerken “kuğu” gibi süzülen Kuğuların sıra halinde yüzmesini seyretmek güzel bir his.

4. Tunalı Hilmi Caddesi

İstanbul’daki Kadıköy moda diyebiliriz aslında bu caddeye. Hem etnik grupların dağılımı hemde sosyal platformunun benzemesi ile gerçekten güzel bir benzetme olduğunu düşünüyoruz. Caddenin sağ ve solunda meşhur restoranlar, seyyar satıcılar olduğu için burada düzenli yaşayan Ankara yerlisi yemek yemeye ve biraz kafa dağıtmaya, zaman geçirmeye bu caddeye çıkar.

5. Mogan Parkı

600.000 hektarlık alana ayrılmış parkın içinde yok yok ! Gölü mü dersin, yeşilliği üstünde koşmaya müsait çayır çimeni mi dersin her şey içinde. Mogan Gölündeki balıkları bir yere oturup seyre dalmak, çimenlerinde bağdaş kurup sevdiklerinizle muhabbet etmek başlıca aktiviteleri arasında. Ayrıca iç açıcı bir doğa manzarasına sahip parkta restoranlar’da bulunmaktadır.

 

 

Ankara Mutfağı

 

Seyahatlerin en güzel kısmı da gezdiğimiz yerin meşhur yemeklerini yemek. Bu gezi durağımızda Ankara’nın meşhur yöresel yemeklerini inceleyeceğiz. Ankara’nın yüzyıllardır sahip olduğu bir çok lezzet bulunmaktadır. İç Anadolu’da bulunduğu için çevre yörelerden ve kendine has olan lezzetleri çok fazladır. 

Ankara’nın Yöresel Yemekleri

Saymakla bitmeyen Ankara Mutfağında dutmaç, toyga ve miyane en bilindik  çorbalarıdır. Bazlama kebabı, Ankara Tava ve çoban kavurma gibi et yemekleri de akşam sofraların vazgeçilmezidir. Bu ana yemeklere eşlik eden pıt pıt pilavı ve oğmaç aşı ile yiyebilirsiniz. Kahvaltılarında ise kömbe, ebem ekmeği ve bezdirme gibi ürünler eksik olmaz. Eğer hamuş işi seviyorsanız Ankara Mutfağı tamda sizlere göre.Çayın yanında entekke böreği, yalkı böreği ve ay böreği ile yiyebilirsiniz. Şimdi gelin Ankara Mutfağına yakından bakalım.

Entekke Böreği

Ankara’nın kıymalı böreği olan Entekke Böreği çay vakitlerinde Ankaralıların olmazsa olmazıdır.Eğer hamur işi seviyorsanız bu lezzet tamda sizlere göre.

Ankara Simidi

Ankara Simidini yedikten sonra İstanbul’da ki satılan simitlere simit demeyeceksiniz. Ülkemizde bile simidin şehirler arasında hazırlanışı farklılık göstermektedir.Ankara simidi de diğer simitlere nazaran soğuk pekmezle yapılır. Osmanlılar döneminden itibaren bizlere kalan bu lezzeti mutlaka Ankara’da yemelisiniz.

Beypazarı Kurusu

Ankara’nın Beypazarı ilçesine has bir lezzet olan Beypazarı Kurusu, yöreye özgün bir kurabiyedir. Kurabiyenin en önemli özelliği fırından çıktıktan sonra tekrar fırına verilir. Bu nedenden dolayı kurabiye kaya gibi olur ve tazeliğini korur. Kurabiye çok sert olduğundan ilk defa yiyecekler dikkatli yemelerini tavsiye ederiz.

Ankara Tava

Ankara’nın simgesi haline gelen Ankara Tava yemeği, eski Ankara Mutfağına ait bir yemektir. Yöre halkının bile hala nasıl yapıldığına karar veremeyen bu yemekte kimileri pilav pirinçten kimileri ise arpa şehriyeden yapmaktadır. Her iki haliyle lezzetli olan bu etli yemeği mutlaka akşam yemeğinde denemelisiniz.

İnceğiz Çorbası

Bir kere içtiğinizde sürekli içmek isteyeceğiniz Ankara Mutfağının eksik olmayan lezzeti inceğiz çorbası. En önemli özeliği ise  Üzerine yağ kızdırılıp servis edilmesidir. Kaşık kaşık yiyip sürekli yeni kase isteyeceğiniz harika bir lezzet.

Yemlik Cacığı

Yabani bir ottan yapılan Yemlik Cacığı,Tarlalardan toplanan Yemlik otu yoğurt ile servis edilerek sofralara gelen harika bir lezzettir. Cacığı tuza banıp yiyebilirsiniz.

Beypazarı Güveci

Osmanlı döneminde padişahlara özel olarak hazırlanan Beypazarı güveci, odun ateşinde taş fırında 5 saate yakın pişirilir. Atalarımızdan kalan çok önemli bir yemek olan Beypazarı güveci, içerisindeki kullanılan et yemlenen değil doğada kendi besinini bulan kuzulardan yapılır. Ağızda dağılan muhteşem bir lezzettir. Beypazarı’na gittiğinizde mutlaka denemelisiniz.

Öllüğün Körü

Sadece lezzeti ile değil ismiyle de dikkat çeken Öllüğün Körü yemeği ,Ankara yöresine ait bir yiyecektir . İsminin hikayesi bir gün bir kadın  kıymalı ve peynirli erişte pişirirken yanından geçen komşusu ” Ne yapıyorsun? ” sorusuna sinirlenip öllüğün körü diyerek cevap vermiştir. Doğruluğu tartışılan hikayede, yemeğin ismi buradan gelmektedir. İsmine nazaran harika bir kıymaları erişte yemeğidir. Mutlaka tatmalısınız. 

Tamtak Tiridi

Yağda kızartılan ekmeğin üzerinde sürülen çemenli ve kıymalı karışımı olan ve mini kebabı andıran Tamtak Tiridini bir kere yediğinizde vazgeçemeyeceğiniz bir lezzettir.

Şibit Tatlısı

Bu kadar harika yemeklere baktıktan sonra güzel bir tatlı iyi gider.Son olarak bahsedeceğim. İnce yufkaları açarak saç üzerinde pişirilen lezzetli bir tatlı türüdür.

 

 

Türkiye'nin iç kesiminde Ülkemizin kalbi olarak bilinen şehrimiz Ankara, İç Anadolu bölgesinde yer alır. Güneyinde Konya, batısında Eskişehir, kuzeyinde Çankırı ve doğusunda Kırıkkale bulunmaktadır. Ayrıca iç anadolunun merkezinde yer alan şehrimizin,güneydoğusunda Tuz Gölüne kıyısı olan illerimizdendir. İstanbul ile Ankara arasında 450 Kilometre bulunmaktadır. Bu yol özel araç ve otobüs ile yaklaşık 4 saat sürmektedir. Uçak ile seyahat edecekseniz yaklaşık 1 saat sürmektedir.

 

Ankara'da karasal iklimin yoğun yaşanması sebebiyle kışları soğuk ve kar yağışlı geçer. Yazında aşırı sıcak ve kuraklık hakimdir. Şehrin üst kısımlarında bol yağmurlu Karadeniz bölgesi gibi , güneyi ise ılıman iklime sahiptir. İç Anadolu'nun merkezinde yer alması ile birlikte yazları ve kışları arasında büyük farklar bulunmaktadır. Aslında her mevsim ayrı bir manzaraya sahip olan Ankara'ya Nisan'dan Ekim ayına kadar gidip gönlünüzde gezilecek yerlerini keşfedebilirsiniz. En güzel anları Bahar ayında yaşayabilirsiniz.Bahar ayın gelmesi ile gezilecek tarihi yerleri rahatça gezilip dilediğinizde çimlere uzanıp harika vakitler geçirebilirsiniz.Kentin simgesi olan Kuğulu Parkta oturarak hayvanları ve doğayı izleyebilirsiniz. Havaların bu dönemde ısınması ile birlikte sokakları cıvıl cıvıl olur. Akşamları da gece hayatını doyasıya yaşayabilirsiniz. Ankara'nın soğu çok aşırı olduğu için turistik geziler için uygun olmayabilir.Aynı şekilde yazında aşırı sıcak olması ve denizi olmamasından dolayı bu sıcaklarda burada çok bunalabilirsiniz. Kısacası Ankara'yı ziyaret etmek istiyorsanız Nisan,Mayıs,Haziran aylarında gönlünüzce gezip soğuk havaları göremeden rahatça gidebilirsiniz.

 

 

Ankara Gece Hayatı

Ülkemizin en kalabalık ikinci şehri olması ile birlikte seyahat edeceklerin merak ettiği konulardan biride Ankara Gece Hayatıdır. Genç nüfusun yoğun olması ile birlikte Ankara gece hayatı oldukça hareketlidir. Bu hareketliliği sağlayan da öğrencilerdir. Ankara gece hayatı denilince ilk olarak akıllara ışıklı pavyonlar gelmektedir. Ancak bu yerler hem çok pahalı hem de size hitap etmeyebilir. Bu yüzden Ankara'nın en hareketli yerleri Tunus Caddesi, Kızılay Meydanı, Sakarya Caddesi ve 7.Caddeyi tercih edebilirsiniz. Bu caddelerin çevresinde bulunan pubları,barları ve restoranlara gidebilirsiniz. Öğrenci şehri olması ile birlikte gece kulübü ve partiler oldukça fazladır. Ankara gece hayatında eğlence arayışındaysanız Cuma ve Cumartesi günleri sabaha kadar süren birçok eğlence mekanı bulunmaktadır. Şehir memurların fazla olması ile birlikte hafta sonunda bu mekanlar oldukça kalabalıktır. Bu tarz yerlere gitmek istiyorsanız,fasılların olduğu meyhaneleri öneririz.

Öte yandan sadece bu tarz mekanlarda değil opera ve balo salonlarında güzel bir akşam geçirebilirsiniz. Özellikle Ağustos ayında Ankara'ya gidiyorsanız, Ankara Devlet Opera ve Balesinde pek çok farlı eserler izleyebilirsiniz. Kısacası Ankara'da gece hayatı oldukça hareketli olup, eğlenecek çok sayıda mekan bulunmaktadır.

Ankara Festivalleri

Her yıl binlerce turisttin de katıldığı şenliklerle dolu Beypazarı Festivali, şenliklerle ve konserlerle tam bir eğlence yeridir. Beypazarı festivali 3 gün sürmektedir. Festival Beypazarın'da yer almaktadır. Her yıl Haziran ayının ilk cuma günü başlamaktadır. Çeşitli yöresel kültürlerle ve aktivitelerle herkesin gitmek istediği bir festival olmuştur. Beypazarı Festivalinin başlama tarihi 6 Eylül saat 10:00'da bitiş tarihi ise 9 Eylül saat 23:30'a kadar sürmektedir. Beypazarı Festivali halka açık bir festival olduğu için giriş ücreti alınmamaktadır. Harika bir şenlik havası bulunmaktadır.

En genç katılımcıların olduğu 7Yirmidört Bahar Şenliği her yıl turistlerinde fazlasıyla katıldığı festivaldir. Tüm müzikseverleri bir araya getiren festivalde herkes özgürce dilediği gibi şarkılar söyleyip eğlenmektedirler. Festivalin başlama tarihi 20 Nisan saat 14:30 , festivalin bitiş tarihi ise 21 Nisan 13:00'dır. 7Yirmidört Bahar Şenliği olan yer Karum AVM Çim alanında yer almaktadır. Festivalde çıkan ünlüler Dolu Kadehi Ters Tut, Pera, Mavi Gri, Oğuzhan Uğur bulunmaktadır. Sevdiğiniz gruplar şarkı söylerken sizde onlara eşlik etmek isterseniz kesinlikle bu festivale gitmelisiniz. Sizde çimlere yatıp müziğin keyfini çıkartıp bağıra bağıra şarkı söylemek istiyorsanız kesinlikle 7Yirmidört Bahar Şenliğine gitmenizi tavsiye ederim. Herkesin gitmeyi isteyebileceği harika bir festivaldir.

Altınköy Hasat Şenliğinde birbirinden farklı bir sürü aktivite bulunmaktadır. 4. Hasat Şenliğini gerçekleştirmişlerdir. Altınköy Hasat Şenliği 26 Temmuz cuma da başlayıp 29 Temmuz pazartesi bitmektedir. Altınköy Hasat şenliği Altındağ da yer almaktadır. Festival 4 gün boyunca 10:00 ile 18:00 saatleri arasında devam etmektedir. Festivalde çok fazla aktivite olduğu için giriş ücretli olmaktadır. Altınköy Hasat Şenliği içerisinde aktiviteler ise köy ekmeği yapımı, bulgur pilavı yapımı, şerbet yapımı, buğday biçme, kazan simidi yapımı, değirmende un yapımı, kavurga yapımı, bulgur kaynatma, tarhana yapımı, yayık dövmedir. Katılımcılara limonata ve un helvası ikramı verilmektedir. Halk oyunları, geleneksel sanat dalları, köy ritüelleri ve çocuk oyunları oynanmaktadır. Katılan turistler ve köy halkı sıkılmayıp aktivitelerin eğlencesine tadına varabilirsiniz. Çeşit çeşit eğlencelerinden dolayı katılım fazla olmaktadır.