Icerikler
Berlin gezi rehberi Avrupa’nın hem ekonomik hem kültürel anlamda ilk sıralarda yer alan devleti Almanya’nın başkenti olan Berlin’i gezmek isteyenler için güzel bir rota oluşturmaktadır. Berlin şehrinin ortasında akan ve şehri iki ayrı yaka olarak konumlandıran Spree Irmağı bulunmaktadır. Berlin gezi rehberi yazımızın detaylarında Berlin’de gezilecek yerler ve Berlin hakkında genel bilgilere yer verecek olsak da bu konuya değinmeden yazıya başlamayalım.
Bu şehir yirminci asrın ortalarından son on yılında yani 1990ların başına kadar bir duvar ile Batı Berlin ve Doğu Berlin anılan iki ayrı şehir gibi bölünmüştür. Bu şehir bölen duvarın adı Berlin duvarıdır. Yirminci asrın son on yılında manevi anlamda yıkılan bu duvar doğal yapısı, kültür zenginliğini yansıtmasıyla Berlin’e tarihi bir dokunuş yapmaktadır. Berlin’de uzadıkça uzayan parklar ve birbirinde muazzam bahçeler şehrin zarafetini yükselterek Berlin’i mutlaka gezilmesi gereken bir konumda tutuyor.
Berlin Hakkında Bilinmesi gerekenler
Almanya’nın başkenti Berlin ülkenin 3,7 milyon civarı nüfusuyla en kalabalık ekonomi ve yüz ölçümü olarak en büyük şehridir. Tarih kokan gezilmeyi bekleyen adeta bohem denebilecek şehirlerdendir Berlin.
Berlin Nerededir?
Berlin Şehir merkezi, eyaletlere ayrılmış olan Almanya’nın yine aynı isimli Berlin eyaletinde yer alır. Berlin ülkenin kuzey ve doğu yönlerinin kesişiminde bir bölgesinde bulunur. Berlin ülkenin bu yöndeki komşusu Polonya’ya da 60-70 kilometre mesafededir.
Berlin’e Nasıl Gidilir?
Berlin’de iki havalimanı bulunmaktadır. Bu havalimanlarından birisi Tegel havalimanına İstanbul Havalimanınından Türk Hava Yolları ile direkt uçulabilir. Diğer havalimanı Schoenefeld’e ise İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan Pegasus Hava Yolları ile uçuş yapılarak ulaşılabilir. İstanbul’dan Berlin’e uçakla üç saat civarında bir zamanda varılabilir. İstanbul Berlin arası karayolu ile gitmek isteyen olursa da 2200 kilometre yol ve yaklaşık 23 saat sürecek yolculuk bekliyor.
Berlin’e Ne Zaman Gidilir?
Ülkemize göre daha kuzeyde olmasından anlayabileceğimiz Berlin’de karasal iklim hâkim olup hava şartlarına göre dileyenler yılın her mevsimi Berlin’e gidebilir. Her mevsimde ayrı bir tat verse de bizim tavsiyemiz bahar sonu ve yaz aylarında gidilmesinin daha keyifli olacağı yönündedir.
Berlin’de Nerede Kalınır?
Berlin duvarının yıkılıp ayrılan iki şehrin bir olmasıyla konaklama imkanları bir hayli çoğalmıştır. Bu alternatiflerin bazısı düşük maliyetlerle konaklamalara müsaitken oldukça lüks oteller de vardır.
Berlin Otelleri
13 ilçesi bulunan Berlin’de konaklayacak ziyaretçileri bir çok farklı otel ağırlamayı beklemektedir. Bunlardan dikkat çekenleri ise;
- Rocco Forte Hotel De Rome, iletişim bilgisi: +49 30 4606090
- Berlin Marriott Hotel, iletişim bilgisi: +49 30 220000
- ONE80° Hostels Berlin, iletişim bilgisi: +49 30 28044620
- Hotel Bristol Berlin, iletişim bilgisi: +49 30 884340
- Motel Plus Berlin, iletişim bilgisi: +49 30 68408680
Berlin’de Ulaşım
Ulaşım ağı olarak çok geniş bir metro ağına sahip Berlin’de 10 ayrı hat olarak metro (U-bahn) yanı sıra 15 ayrı hat olarak da banliyo (S-bahn) vardır. Bunların yanında toplam 175 ayrı hat olarak otobüs ve tramvay hizmet verir. Toplu ulaşımda kullanılan biletler mesafelere göre 2’ye ayrılmıştır ve düşük bilet fiyatı 2,80 euro iken uzak mesafe bileti 3,80 euro civarındadır.
Berlin’de Neler Yenir?
Almanya’nın başkentinde yemek kültürü her geçen yılda tarihin de katkısıyla gelişmiş ve çeşitlenerek dönüşüme uğramıştır. Vietnam’dan tutunda Arap mutfağına, Türk mutfağından İtalyan tatlarına bir mikser görevi gören berlin birçok türden sayısız çeşitte yemeğe sahiptir. Fakat berlinde olduğunuzu hissetmek için şu yemekleri tatmanız gerekir; Currywurst, Senfeier, Alman usulü döner, Eisbein (Pork Knuckle), Ketwurst ve son olarak Berliner – Pfannkuchen.
Berlin’de Gece Hayatı?
Yıl boyunca ülkeye gelen ziyaretçilerin yanı sıra kendi halkına da harika bir gece hayatı vadeden Berlin’de genelde tekno müzikle eğlenilen gece kulüpleri bulunur. Hafta sonunun gelmesiyle cuma gecesinden pazartesinin ilk ışıklarına kadar eğlence son hız sürer. Berlin’de değişik konsept ve tarzlarda mimarisi bulunup dekore edilmiş disko, bar ve gece kulübü seçenekleri sizi oldukça ihya edecektir.
Berlin Hakkında Faydalı Bilgiler
Biraz farklı ama bilinmesi keyif veren hap türünde bilgilere yer vererek Berlin’de gezilecek yerler konusuna geçmeden önce biraz ferahlayın isteriz. Avrupa’da ilk trafik ışıklarının Berlin’de kullanıldığını biliyor muydunuz mesela? Ya da kuş bakışı bir gece Berlin’e baktığınızda yönleri size farklı yanan renkteki kent ışıklandırmasının söyleyeceğini duysanız ne dersiniz? Veya köprüler şehri diye bilinen Venedik’ten daha fazla köprünün Berlin’de bulunduğunu söylesek… Son bir şaşırtıcı bilgi de Berlin’de o kadar fazla dönerci var ki İstanbul’dan bile fazla olduğunu bilmeniz faydalı olabilir.
Berlin’de Gezilecek Yerler
İsmini söylerken dahi farklı bir tını sezdiren Berlin. Sanki “ah berlin berlin” der gibi iç çekiştirecek bir cazibe tonu yüklü gibi. Avrupa’nın gezilmesi gereken başkentlerinden öne çıkanlar arasında yer alıyor. Berlin gezi rehberi odaklı bu metinde ağırlığı Berlin’e bir iş toplantısına katılıp dönmek için ya da Almanya’ya çalışmaya gelip sadece işe odaklanmaya gelmeyip, amacınız gezmekse, gelin hep beraber Berlin’de gezilecek yerler nereler beraberce keşfedelim.
1. Alexander Meydanı
Berlin’de gezilecek yerler listemizde sayacağımız yerlerden ilki Alexander Meydanı. Bu meydan ismini on dokuzuncu yüz yıl başlarında şehre gelip ziyaret etmiş rus bir çarın isminden esinlenerek almıştır. Meydan günün her anında kalabalık bir izlenim vermektedir. Meydanın çevreleyen dükkân ve işletmeler ile Berlin’e has diyebileceğimiz bir lezzet satan currwurst satan lokantalar ile bir sürü markayı içerisinde barındıran Alexa alışveriş merkenize ev sahipliği yapıyor. Meydan da ayrıca bir televizyon kulesi de ziyaretçilerine eşsiz manzarayı izleme keyfi sunmak üzere hizmet vermektedir.
2. Alexander Müzeler Adası
Berlin hem coğrafi simgelerden hem de tarihin derin izlerinden enstantaneler sunan her gezgine merhem olacak çeşitlilikte bir gezi durağıdır. Alexander müzeler adası da müze severleri tatmin edecek çok sayıda müzenin toplandığı bir külliye gibi. Müzeler Adası, ilk zamanlarda 5 büyük müze açılan bir bölgedir. Sonra sonra müzeler demeti bu alana birkaç müze daha eklenerek şuan ki kapsamına ulaşmıştır.
Sanatseverlerin çok memnun olup birden fazla müzeyi dipdibe birleştiren bu alan hayran olmamaları mümkün değil. Berlin’in müze sitesi Alexander Müzeler Adası dahilinde bulunan müzelerden birisi Altes müzesidir. Bu müzede milattan önce onuncu yüz yıla dayanan Yunanlıların resim baskı ve romalıların desen eserlerini vardır. Bir başka müze de Neues müzesidir. Bu müzede ise nefertiti büstü bulunur. Büstün yaşı üç bine uzanır.
Alte Nationalgalerie müzesinde mimari ve sanat koleksiyonları, Bode müzesinde madalya, heykel ile madeni paralar bulunmaktadır. Bu müze adasında bizden ülkemizden de izler vardır. Bu izler Bergama isimli müzededir. İsmi dahi Bergama ilçemizden gelen ve içerisindeki eserlerin ülkemizden çıkarılıp getirilen eser olduğunu öğrenmek içinizi sızlatabilir. Bu ne işi var bunların burada dedirten müzenin genel ismi ise Pergamon müzesidir ve hiç hoş hatıralar bırakmıyor.
3. Alman Parlamento Binası
Belki gezmeye giden birisi neden bir parlamento binasını ziyaret etsin diyebilir bu maddede yer alan durağın anlamsız olduğunu düşünebilirsiniz. Okuyalım belki fikrinizi değiştirecek bir yönünü görebiliri. Alman Parlamento binasının Berlin gezi rehberi içerisinde neden var olduğuna gelecek olursak, bu bina bir tasarım dehalığına ev sahipliği yapmaktadır. En üst tavanında cam bir kubbe bulunur. Kubbeye Reichstag ismi verilmiştir. Bu kısma vuran ışık kubbe içindeki aynalarla tüm parlamento binasına yansır ve enfes görüntüler oluşır. Bu kubbeye ziyeretçiler de girebilmektedir fakat uzun bir rezervasyon sırası beklemek kaydıyla.
Bu harika bina 19. Yüzyılın son on yılı içerisinde bitirilmiştir. Savaşlardan bu bina da nasibini almış ve hasarlar görmüştür.
Bu binayı ziyaret etmek isteyenler cam kubbenin yanı sıra daha uğraştırıcı formalitelerle meclis turuna da katılabilirler.
4. Berlin Katedrali
Berlin şehrinin güzelliğini yukarıdan görmek isteyen ziyaretçilere eşsiz manzara keyfi sunmaktadır. Berlin katedrali bu isteklere en iyi yanıt veren çatı manzarasına sahip binalardan biridir. Berlin katedralinde bir çok tarihi eser bulunur. 18. Yüzyılda Berlin’e kazandırılmış bu barok mimarinin örneklerinden katedral sonrasında çeşitli tadilatlarla bu tarzını kaybederek neoklasik bir yapı olarak ziyaretçi ağırlamaya devam etmiştir.
5. Berlin Olimpiyat Stadyumu
Spor severler, özellikle futbol aşıkları, gümbür gümbür tezahüratların yankılandığı bir mabede hoş geldiniz. Birçok spor müsabakasına ev sahipliği yapmış olimpiyatlar görmüş ölüm kalım maçlarında nefesler tutulmuş ve nice kupalar ellerde yükselmiştir bu stadyumda. Berlin Olimpiyat Stadyumu 86 yıl önce inşa edilmiştir. Yaklaşık 75 bin kişiyi takımlarını desteklemek üzere ağırlayabilecek kapasiteye sahiptir. Stadı inşa ettiren isim hiç de yabancı değil, Adolf Hitler bu stadyumu olimpiyat oyunlarında kendi lehine politikalar yaymak için inşa ettirmiştir.
Stadyum sadece spor müsabakalarının oynandığı bir alan olarak değil birçok ünlü sanatçının konser ver festivale tanıklık ve ev sahipliği yapmıştır. Yolunu Berlin’e düştüğünde bu muazzam gösteri merkezini ziyaret edip belki bir maç belki bir konser izlemenizi tavsiye ederiz.
6. Branderburg Kapısı
Almanya’nın başkenti Berlin’in belki de en önemli yapısı, mutlaka görülmesi gereken sembolü ve ikinci dünya savaşında doğu batı diye ikiye bölünen şehrin yeniden birleşmesinin de anlam bulduğu yeri ifade eder. Bu kadar yoğun anlama sahip Branderburg Kapısı on sekinci yüzyılın sonlarında yapılmıştır. Bu kapı sütunlarının yapısı yüksek görünümü ile çok enfes bir yapıdır.
Bu kapı aslında bir bina kadar da gösterişlidir. 12 sütun üzerinde duran ana bina altında 5 kapı aralığı yer alır. Krallık zamanlarında tıpkı kast sistemi gibi halkın bölümleri kapılar aracılığı ile ayrılmışlardır.
Şimdilerde Branderburg Kapısı önemli gümlerde, yılbaşı, yıldönümleri, resmi bayramlarda kapı üstünde lazer ışıklarla gösteriler, görsel şölen olarak kullanılmaktadır. Fotoğrafçılar da bu doğaüstü kapının pozlarını en iyi açılardan en iyi ışıkta yakalamakta yarişmaktadırlar. Berlin’e gitmişseniz bu kapıyı görüp öyle Berlin’de gezilecek yerler turunuza devam etmelisiniz.
7. Charlottenburg Sarayı
Saraylar, kapılar katedraller müzeler… Berlin görselliğin tarih ruhunun her türlüsüyle ziyaretçilerini büyülemek üzere kurulmuş bir şehir. Berlin’deki saraylardan en büyüğü de Charlotternburg sarayı olarak kayıtlarda yer almaktadır. On yedi ve on sekizinci yüzyılların kesişiminde yapılmış bu tarihi saray rokoko tarzı ile barok etkilerinin görülmektedir. Saray kendisi kadar etrafında bulunan gezinme alanları ile parklar, belvedere denilen bir yapı ile tiyatro ve mozoleler bulunuyor. Bu saray ziyaretçilerinin çokluğuyla da tescil edilmiştir.
8. Doğu Yakası Galerisi
İkinci dünya savaşında şehri ikiye bölen Berlin duvarının 1989 ila 1990 yıllarında işlevini kaybetmesiyle duvarın kalıntılarına yapılan görsel sanat figürlerinden oluşan doğal bir galeri olarak Doğu yaka galerisi dikkat çekmektedir. Tarihi duvardan geriye kalanlar yalnızca tarihsel değil sanatsal ve görsel olarak da çok önemlidir. Eski ve yeni resim bakış açılarını harmanlayan bu doğal duvar galeri tamı tamına 1316 metre boyunca uzanmaktadır. Bu büyüklüğü ile dünyanın açık hava galerileri arasında en üst sıradadı. Bu sıra dışı sanat duvarını görmeniz size yeni bir bakış açısı katacaktır.
9. Holocoaust Anıtı
Berlin sokaklarında hem geziyor hem yeni şeyler keşfediyor hem hüzünlenip hem eğleniyoruz. Sıra yine bir hüzne geldi. İkinci dünya savaşı ve yakın yıllarda soykırıma uğrayan Yahudiler anısına yapılan bu anıt hüznü, geçmişle hesaplaşmayı, Almanya adına geçmişteki yöneticileri adına büyü bir özür anlamlarını taşımaktadır. Henüz yeni sayılabilecek bir tarih olan 2004 yılında tamamlanan Holocoaust anıtı on dokuz dekar alanı kaplar. Bu anıttaki 3bine yakın beton blokta Yahudilere ait notlar bilgiler yer almış ve soykırıma uğrayanların anısı yaşatılmaya çalışılarak bir iadeyi itibara yönelim olmuştur. Bu gibi yerleri merak ediyorsanız gidip görmeniz üzgün ruhların acısına eşlik edebilirsiniz.
10.Kreuzberg
Son durağımız artık Berlin gezi turumuzu sonlandırdığımızı hissetmek adına adeta küçük bir İstanbul olarak kendine Berlin’de yer edinmiş Kreuzberg merkezi olsun istedik. Bu merkez Berlin’e gurbetçi olarak yıllar önce gelmiş ve artık Türk mahallesi olarak anılabilecek bir muhitte çeşitli müzeler, hip hop kültürüyle karşılaşabilirsiniz. Berlin’de gezilecek yerler yazımızın sonlarına gelirken Kreuzberg ile veda etmemizin bir sebebi de, yıllar önce ekonomik sıkıntılardan kaçıp bir umut olarak gurbet ellere gelen Türk vataşlarımızı anmak ve takdir etmek istedik. Dilini bilmedikleri sadece işçi olarak görüldükleri bir toplumda hem yaşamaya hem de kendilerini insan olarak kabul ettirmeye çabalayarak bir dünya zorluğa göğüs germişlerdir.
Berlin sizleri bekliyor; Berlin’de gezilecek yerler öyle çok ki müzelerinden kapılara, olimpik stadından yeşil alanlarına, barlarından restoranlarına her noktasıyla görüp keşfedebilecek ayrıntılarıyla Berlin gezi rehberi eşliğinde gezi şehri olarak sizleri ağırlamak üzere kapılarını açmış bekliyor.
